6 Nisan 2014 Pazar

Niçin yardım ederiz?

Konunun uzmanları insanların neden yardım ettikleri üzerine epey kafa yormuşlar. Çıkan sonuçlara bir bakalım.

Başkalarını etkilemek için yardım ederiz: Bu tür yardım veya iyilik yapmak çok ender görünür. Şayet böyle olsaydı, o zaman insanlar, yardıma muhtaç olanla yalnızken değil, sadece çevrede birileri olduğu ve baktığı zaman yardım ederlerdi. 
Bu tür yardım enderdir ama yok değildir.

Huzursuz olmamak için yardım ederiz: Bu tür duygularla yardım daha çoktur. İnsan sıkıntıda olan birini gördü mü huzursuz olur. Belki bazıları başını çevirip uzaklaşır oradan. Ama çoğu insan uzaklaşmayı değil, yardımı tercih eder. Çünkü uzaklaşmak insanın içindeki huzursuzluğu yok etmez, 

Suçluluk duygusunu yok etmek için yardım ederiz: Böyle bir duyguyla yardım edip etmediğimizi kontrol etmek basittir. Şayet bir kimseye biz değil başkası yardım etmişse ve biz gene de mutlulukduymuşsak, o zaman biz, başkalarının mutlu olmasına çok önem veren biriyiz ve kendi suçluluk duygumuzu bastırmak için yardım etmiyoruz demektir. Bunun aksi bir durumda ise yani yardımda bulunan başka insanı bir rakip olarak görüyor ve bundan mutlu olmuyorsak, o zaman biz kendi duygularımız için yardım ediyoruz.
Yardımseverliği çok güzel anlatan bir video. İzlemelisiniz.



Yardımseverlikle ilgili atasözleri

Verirsen doyur, vurursan duyur:
Bir yardımda bulunacak, bir iyilik yapacaksanız bu mutlaka bir işe yaramalı; doyurucu ve karşı tarafın ihtiyacını giderici nitelikte olmalıdır. Çünkü gelişigüzel, baştan savma, yarı buçuk yapılan yardımlar pek işe yaramaz. Bir kavgaya tutuşmadan önce hasmını bu kavgadan haberdar etmek de mertlik gereğidir. Ansızın, habersiz saldırmak er kişiye yakışmaz.


İyilik eden iyilik bulur:

Bir karşılık beklemeden yardım yapan, kayıran, yardımcı olan, yararlı işlerde bulunan kimse, hemen herkes tarafından sevilir. Günü geldiğinde iyilik görenler, bunun karşılığını ona iyilik yaparak öderler.


Komşu komşunun külüne muhtaçtır:

Hayat şartları insanları bir arada yaşamaya zorunlu kılmıştır. Bir arada yaşama sosyal hayatı, sosyal hayat da karşılıklı olarak yardımlaşmayı beraberinde getirmiştir. Dolayısıyla insan her meselesini tek başına halledemez olmuş, yakınındakine başvurmak zorunda kalmıştır. Bu bakımdan komşular birbirlerine en küçük şey için bile muhtaçtırlar. Çünkü en önemsiz şeyin yokluğu, büyük bir işin aksamasına yol açabilir.


Yakın dost hayırsız akrabadan iyidir:

Sıkıntıya düşen kişi, öncelikle akrabalarından ilgi bekler, yardım ve iyilik umar. Ancak bu beklentileri boşa çıkmış, akrabaları yüzüne bakmamışlardır. Öte yandan dost ve komşuları onu yalnız bırakmamış, ilgi ve yardımlarını esirgememişlerdir. İşte bunun için hayırlı dost, hayırsız akrabadan daha iyidir.


Veren eli herkes öper:

Cimri olmayan, ona buna yardım elini uzatan, eli açık olan, iyilik yapan kimseyi pek çok kişi sever; ona saygı duyar.


Ne verirsen elinle o gider seninle:

Yaşadığı sürece yoksula, yetime, yolda kalmışa yardım eden, onları doyurup giydiren ve gözeten kimse, bunların karşılığını öbür dünyada alacaktır. Hatta Yüce Allah, ona kat kat fazlasıyla verecektir.

Görüntüler







Hikaye

Tüm hayatımız boyunca bir sürü şey yaşarız. Bu da yardımseverlikle ilgili bir hikaye. Haydi okuyalım!


Soğuk bir kış gecesinde eve dönerken, kaldırımın ortalık yerinde duran genç bir adama rastladım. Derin derin soluk alıyor ve düşmemek için yanındaki elektrik direğine sarılıyordu. Bir vitrine bakıyormuş gibi yaparak göz ucuyla onu seyrettim. Otuz beş-kırk yaşlarında olmalıydı ve üstü başı da bir sarhoştan beklenmeyecek kadar temizdi. Yanından geçenlerden bazıları yüksek sesle konuşarak içki içmenin kötülüğünden bahsediyor, bazıları da sadece alaylı gülümsemelerle yetiniyordu. Yolun boşalmasını kolladıktan sonra yavaşça yanına sokularak: -İyi misiniz? Diye sordum. Bir ihtiyacınız var mı? Zorlukla arayabildiği dudaklarından iniltiye benzeyen tek bir kelime çıkabildi: -Hastayım... Düşmemesi için bir kolunu beline dolayarak taksi beklemeye koyuldum. Akşam vakitlerinde kesilen kar yağışı tekrar başlamış, yavaş yavaş beyazlanmaya başlayan yollarda birbiriyle yarışan sokak köpeklerinin dışında bir hayat emaresi kalmamıştı. Gece yarısını geçtiğimiz için araba bulmaktan ümidimi kestiğim sırada, yanımda bir taksi duruverdi. Şoföre durumu anlatarak acele etmemiz gerektiğini söyledim. Hastamızı zor da olsa arka koltuğa yatırarak hastanenin yolunu tuttuk ve verilen serum tamamlanana kadar iki saate yakın bir süre başucunda bekledik. Nöbetçi doktor, hastayı en azından donmaktan kurtardığımızı ifade ediyor, kendine gelmekte olan genç adam ise henüz konuşamadığı için, sadece gözlerimizin içine bakıp gülümsemekle yetiniyordu. Daha sonra onu şoförle birlikte tekrar arabaya bindirip evine götürdük. Hastamızın eşi, onun sık sık şeker komasına girdiğini bildiğinden müthiş bir paniğe kapılmış ve 5-6 yaşlarındaki yavrusunu da alıp sokağa fırlamıştı. Bizi görünce koşarak yanımıza geldiler ve büyük bir sevinçle kucaklaştılar. Saatler süren yorgunluğumuz bir anda kaybolmuş, bize nasıl teşekkür edeceğini şaşıran o ailenin mutluluğu karsısında gözlerimiz dolu dolu olmuştu. Ellerimize sarılarak bizi uğurladıklarında, şoföre borcumun ne kadar olduğunu sordum. Bana fark ettirmeden gözyaşlarını silmeye çalışırken: -Borçlu değil alacaklısın dostum, dedi. Böyle bir iyiliğe beni de ortak etmekle borcunu zaten ödemiştin. Ama belki de yirmi yıldır ağlamayı unutan bu adama bu güzel duyguyu hatırlattığın için alacaklı duruma düştün. O mert adamla kucaklaşıp helalleşirken, artık gecenin ayazını duymuyor ve evime yürüyerek gitmek istiyordum. Kim bilir? Belki de yolumun üzerinde yardımımı bekleyen bir insan daha bulabilirdim.

Yardımseverlik nedir?

Gelin ilk önce yardımseverliğin tanımını öğrenelim.

Yardımseverlik, kelime olarak hayırseverlik anlamındadır. Gerek fiziksel gerekse maddi olsun vericilik, cömertlik gibi güzel ahlak özellikleri ile ilişkilidir. Aksi cimrilik olup, cimrilik de kötü huylardandır. Yardımın güler yüzle yapılması, yapılan yardımın başa kakılmaması da dinimizin teşvik ettiği davranışlardandır. Yardımseverlik yine sosyallik ile ilişkili olumlu kişilik özelliklerindendir. Cimrilik ve kendi menfaatini düşünmek gibi olumsuz özellikler ancak yardımseverlikle önlenebilir.

26 Mart 2014 Çarşamba

Öğretmen Etik Kuralları

Öğretmenin etik kurallarından birkaçını okumanızı isterim.

  • Görev yapılırken ayrımcılık yapmamak, her öğrencinin eşit muamele görme hakkını korumak
  • Görevle ilgili bilgi, beceri ve tutumları eksiksiz kazanmış olmak, sürekli gelişime ve değişime devam etmek
  • Mesleği daha iyi yapabilmek için sürekli olarak özeleştiri ve değerlendirme yapmak,
  • Kişisel yeteneklerini sonuna kadar kullanmak,
  • Mesleğin yönetim ve tekniklerini sürekli olarak geliştirmek,
  • Öğrencilere, fiziksel ve psikolojik anlamda öğrenme ortamına uygun  bir sınıf ortamı oluşturmak
  • Yapılan hizmetlere karşı sorumlu olmak ve eğitim öğretimle ilgili sorumluluklar almak
  • Her türlü eylemde adil olmak ve öğrenciler arasındaki ilişkilerde de adaleti sağlamak
  • Tüm öğrencilere eşit davranmak ancak özel eğitim gerektiren (görme, işitme, zihin engeli. bulunan) öğrencilerin özür durumlarını dikkate alarak bu ilkeyi duruma uygun düzenlemek
  • Sınıfta düzen ve disiplin sağlayarak, öğrenci sağlını ve güvenliğini tehdit edecek her türlü unsuru ortadan kaldırılmak
  • Öğrenci velilerinin aldığı pahalı hediyeleri kabul etmemek, sınav sonuçlarını objektif değerlendirmek
  • Kendi dini, siyasi ve politik görüş ve düşüncelerimizi öğrencilere empoze etmemek,
  • Öğrencilerin dayak, şiddet, hakaret, isim takma ve belli özelliklerinden dolayı aşağılanma gibi davranışlara maruz kalmasını engellemek
  • Velilere karşı saygılı ve ön yargısız olmak, küçük düşürücü ve suçlayıcı tavırlar içinde olmamak

Dijital İçerik Hazırlma

Bugünkü yazımda sizlere dijital içeriklerden bahsedeceğim. Dijital içerik çeşitleri şunlardır:

  • Karikatür
  • Animasyon
  • Poster
  • Broşür
  • Video
  • Sunum




Dijital içerik sitelerinin sizin için faydalı olacağını düşünüyorum.


Mobil Teknolojiler

Geçen gün mobil teknolojilerle ilgili gördüğüm bir videoyu sizlerin de görmesini istiyorum.